HOŞGELDİNİZ






Cuma, Aralık 28, 2007

Yeni yıl dileğim...

Sevgili arkadaşlarım.Mutlu, huzurlu, sağlıklı bir 2008 yılı diliyorum hepinize.
Sevgilerimi gönderiyor ve hepinizi ayrı ayrı kucaklıyorum.
Mutlu yıllarrrrrrrrrr...

Salı, Aralık 25, 2007

karnabahar

Orta boy karnabaharı dal dal ayırdım.İyice yıkadım. Tencereye su koyup içine tuz attım.Karnabaharları ilave edip haşladım.Öte yandan yoğurt ve sarımsak ikilisini bir kapta karıştırdım.Süzülen karnabaharı servis tabağına alıp üzerine sarımsaklı yoğurdu döküp karıştırdım.Üzerine kırmızı köz biber turşusunu dilim dilim koydum.zeytin ilave ettim...sevgiler.

Salı, Aralık 18, 2007

Kabak tatlısı...
Kabak tatlısını eşim çok sever.Bayram için kabak tatlısı yapmayı düşündüm.Yanına başka tatlıda yaparım elbet.Bayramlarda daha çok baklava türü tatlılar yeniyor.Yazdığım gibi bu tatlı eşime yapıldı.


Genelde zor gibi görünen bu tatlı aslında en hafif ve en kolay tatlılardan biri benim için.Kabak tatlısı hep bana yılbaşı akşamlarını hatırlatır.Rahmetli kayınvalidem mutlaka o gece tatlı olarak kabak tatlısı yapardı.
Ben hep göz kararı yapıyorum bu tatlıyı ama mümkün olduğunca size ölçü vermeye çalışacağım.
1 kilo kabağın kabuklarını soyalım.Soyalım diyorum ama artık soyulup ayıklanmış olarak marketlerde ve hatta pazarda bile bulabilirsiniz.Enli enli kesiyoruz ve tencereye diziyoruz.üzwerine bolca toz şeker serpelim.1,5 kilo kadar.Akşamdan bu işlemi yaparsak kabak sabaha kadar sulanıyor.tencereyi ateşe oturtalım.Ağır ağır pişmeye bırakalım.yaklaşık 1 saat falan ateşte kalan kabaklar iyice suyunu çekiyor ve rengi koyulaşıp serbeti iyice emiyor.İsterseniz pişen kabağı borcam tepsisine alıp fırınlayabilirsinizde o zaman kabakların yüzü fırınlanıyor daha da lezzetleniyor.Soğuyan kabakları kapaklı servis kasesine alıp üzerine bolca ceviz serpiyoruz.Ceviz kabağın üzerine en yakışan yemiş..Afiyet olsun.
Sevgilerle arkadaşlarım. Hepinizin bayramını tüm içtenliğimle kutlarım...

Perşembe, Aralık 13, 2007

örgü hırka ve patik...





Evde olan yünlerimi nasıl değerlendirebilirim diye düşünürken ileride babaanne olacağım aklıma geldi.Elimde model yok.Ama dikiş bilince örğüde kolaylaşıyor benim için.Başladım örmeye, ortaya bu şirin hırka ve patikler çıktı.Özellikle hırka tamamen uydurma..tabiki örerken dikiş bilğisinin kullanılışı var.Bunları örerken oğlum çok kızdı.Ne anlamı var?ortada birşey yokken bu ne demek? seni anlamıyorum.Bırak anne ya şunu...falan filan..ama ben hiç aldırmadım ördüm ördüm..
Beni gören annemde bu hıza katıldı bir bebek hırkası ve bir patikte o ördü..oğlumun kızgınlığı ise bu ördüklerimizi bitirip ortadan kaldırdığımız an geçti..Sanırım unutturduk!!!..Annemle örgülerimizi örerken oğlumun laflarına güldük durduk.Çok keyifli zaman geçti..İnanın tam bir terapiydi..Yeniden örmeye başlamayı düşünüyorum.Bu sefer oğulcuğumu kızdırmayayım diyorum..

Salı, Aralık 11, 2007

Bademli pilav
Herkes pilav yapmasını bilir elbet.Ben genede tarifini vermeden geçemeyeceğim.
Blogcu olarak yemek bloguna epey geç katılmam nedeniyle birçok tarif çoktan yayınlanmış.Benim amacım ise bu değil.Kendi alanımda güncelliğide koruyarak birikimimi nacizane olarak günlüğümde anlatmak.İlerde yani ilerliyen yıllarda sayfalarımı tek tek çevirerek bu yaptığımdan mutluluk duymak.Blogda olmak sanki roman yazmak gibi bir duygu yaratıyor bende..Çok seviyorum burada yazmayı ve olmayı..
Şimdi geçelim tarifimize..
2 su bardağı baldo pirinç
3 su bardağı sıcak su
3-4 yemek kaşığı sıvı yağ veya 3 kaşık tereyağ
tuz
Önce pirinci ayıklayıp yıkıyoruz bir kaba koyup üzerini kedar sıcak su döküp 30 dakika bekletiyoruz.Sonra bir süzgece pirinçleri alıp musluk altında beyaz ununu akıtıyoruz yıkıyoruz.Ben genelde teflon tencere kullanıyorum bu tip tencerelerde pilav harika oluyor.tenceremize yağımızı koyup ateşi yakıyoruz.yağı eritip suyu süzülmüş pirinci koyarak biraz kavuruyoruz.3-4 dakika kadar.
sonra suyunu ilave edip tuzunu koyuyoruz.kapagını kapatıp kısık ateşte pişmesini sağlıyoruz.Pilav pişerken hiç karıştırılmaz.Yoksa lapa olur.Üzeri göz göz olunca pişmiş demektir.Ayrı bir yerde istediğiniz kadar bademi suya koyup kaynatıyoruz.Sudan çıkartıp sogutuyoruz ve kabuğunu soyuyoruz.az yagda kavuruyoruz.Bir tabaga bademleri diziyoruz.pilavı üzerine döküyoruz.Servis tabağını bademli pilavın üzerine koyup tabağı ters çeviriyoruz.Bademler üstte gelecek şekilde oluyor.İsterseniz pilavı servis tabağına alıp üzerine bademleri sıralayabilirsinizde ..Afiyet olsun..

Pazartesi, Aralık 10, 2007

Tasarım harikası inekler...
İstanbulda olupta herbiri tasarım harikası olan çeşit çeşit inekleri göreniniz varmı bilmiyorum.Heykeltraş olup bir inekte ben tasarlamak isterdim doğrusu.Hepsi birbirinden güzel ve alımlı.Şu anda hep birlikte sergileniyorlar.Açık arttırmada satışa sunulacaklar ve geliri sanırım bir vakfa gidecek.Tasarlayanlar arasında kimler yokki..Mesela sezen aksu var..Ünlü modacılar var..vs..
Bende gönlümden geçen yapamasamda hayalimdeki bu tatlı kırmızı ineği sayfama taşıdım..Bu bir kumbara.Çocukluğumdaki tasarruf alışkanlığı hatırlatıyor.Şimdiki çocuklara bunu aşılayamadık birtürlü.Ama bize tasarruf etmesini öğretmişlerdi.Hiç unutmam ilk kumbaram iş bankasının metal kutu gibi olan kumbarasıydı.Babam getirmişti.
-Paranı biriktir sonrada istediğini alırsın.Yetmezse eğer ben eklerim..
Ne güzel geliyor bu cümle bana.Hala o alışkanlıkla birşeyler biriktirmeye çalışıyorum.
Çalışıyorum diyorum çünki toplum müthiş şekilde tüketime alıştırılıyor.Hergün yeni açılan bir alışveriş merkezi var.Sanki oraya gitmek, gezmek, birşeyler almak zorundaymışız gibi..
Tasarruf eden toplumdan çıktık,Tüketim toplumu olduk.Gençlere kızamıyorum.Televizyon onları çok etkiliyor.Bizi bile etkiliyor öyle değilmi?Hay allah söz nerelere geldi dayandı.
Boşverelim simdilik tasarrufa falan.. Biz güzelim şekillerde tasarlanan inekleri göreceğiz değilmi ama?Gidip göreniniz olursa lütfen haberdar etsin.Fikirlerini paylaşmak isterim..

Perşembe, Aralık 06, 2007

Waffle...

Uzun zamandır waffle yapmak istiyordum.Oğlum iş gezisi için gittiği istanbul dönüşü bana waffle makinasını hediye olarak getirdi.Benim için çok hoş bir sürpriz oldu.Pazar sabahı kalkar kalkmaz waffle isterim diye tutturdu.İnternet araştırmalarım ve makinanın içindeki tariftende yararlanarak bir tarif çıktı ortaya.Waffle makınasındaki tarifte elma vardı.yapmak istediğim tarife elma da koymak istedim sanırım elma yüzünden waffelarım biraz yumuşak oldu.Ama elma lezzet verdi.Waffle'ı Reçel ve krem peynir sürerek kahvaltıda tükettik 14 adet falan çıktı . Ben bu kadar waffle'ı nasıl tüketeceğiz? diye düşünürken bir çırpıda bitti bile.Ev halkı daha çıtır bir tarifle ve dondurma ilede tüketmek istediklerini söylediler.O zaman içine koyduğum elmayı koymayıp, yaptığım waffleları fırın ızgarasında biraz pişirmeyi düşünüyorum. Umarım kornet tarzında bir waffle elde edebilirim.
Benim tarifim şöyle:
3 adet yumurtayı sarılarından ayırdım.
Sarılara 2 çorba kaşığı toz şeker kattarak çırptım.2 aida çay bardağı süt ekledim.3 çorba kaşığı zeytinyağ koydum devamlı blander ile çırptım.içine 1 elma rendeledim.Birazda limon kabuğu rendeledim.6 çorba kaşığı una kabartma tozu ilave etttim.1 paket vanilyayı kattım. Yumurtalara ekledim.Karıştırdım.Ayrı yerde az tuz ile yumurtanın beyazını çırptım.Bu karışımı unlu karışıma kattım.tahta kaşıkla karıştırdım.Bu karişim aynen kek kıvamında oluyor.Siz isterseniz hepsini kek tarifi gibi yapabilirsiniz.Ben birdahaki sefere bu kadar çok uğraşmayıp daha pratik bir yol izleyeceğim.Elde edilen kek hamurumuzu 1/2 kepçe alarak ısıttığımız yağladığımız waffle kalıbımızın tek gözüne döküyoruz.Diğer göz içinde 1/2 kepçe dökelim.Fazla dökersek taşıyor ve makinayı hamur batırıyor.Benden söylemesi.
Sevgilerimle...